Tevfik Fikret'in "Ferda" şiiriyle ilgili sorular ve cevapları
Ferdâ
senin; senin bu teceddüt, bu inkılâb...
Her şey
senin değil mi ki zâten?.. Sen, ey şebâb,
Ey
çehre-i behîc-i ümît, işte ma’kesin
Karşında:
bir semâ-yı seher, sâf ü bi-sehâb,
Aguuş-i
lerze-dârı açık, bekliyor. Şitâb!
Ey
fecr-i hande-zâd-ı hayât, işte herkesin
Enzârı
sende, sen ki hayatın ümîdisin.
Alnında
bir sitâre-i nev, yok, bir âf-tâb,
Âfâka
doğ, önünde şu mâzî-î pür-mihen
Sönsün
müebbeden.
Sönsün
müebbeden o cehennem, senin bugün
Cennet
kadar güzel vatanın var, şu gördüğün
Zümrüt
bakışlı, inci şetâretli kızcağız
Kimdir,
bilir misin? Vatanın. Şimdi saygısız
Bir göz
bu nazlı çehreye - Allah esirgesin –
Kem bir
nazarla baksa tahammül eder misin?
İster
misin, şu ak sakalın pâk ü muhteşem
Pişâni-yi
vakârına, bir kirli el demem,
Hattâ
yabancı bir el uzansın? Şu makberi
Râzı
olur musun, taşa tutsun şu serseri?
Elbet
hayır; o makber, o pişâni-yi vakuur
Kudsî
birer misâl-i vatandır. Vatan gayûr
İnsanların
omuzları üstünde yükselir.
Gençler,
bütün ümid-i vatan şimdi sizdedir.
Her şey
sizin, vatan da sizin, her şeref sizin;
Lâkin
unutmayın ki zaman tünd ü mutma’in
Bir
hatve-i samût ile takib eder bizi.
Önden
koşan, fakat yine dikkatle her izi
Ta’mîka
yol bulan bu yanılmaz muâkıbin
Şermende-i
itâbı kalırsak yazık! Demin
“Ferdâ
senin”, dedim, beni alkışladın; hayır,
Bir şey
senin değil, sana ferdâ vediadır;
Her şey
vediadır sana, ey genç, unutma ki
Senden
de bir hesâb arar âti-i müşteki.
Mâziye
şimdi sen bakıyorsun pür-intibâh,
Âti-i de
senden eyleyecek böyle iştibâh.
Her uzvu
girdibâd-ı havâyicle sarsılan
Bir
neslin oğlusun, bunu yâd et zamân zamân.
Asrın,
unutma, bârikalar asr-ı feyzidir;
Her
yıldırımda bir gece, bir gölge devrilir,
Bir
ufk-ı itilâ açılır, yükselir hayât;
Yükselmeyen
düşer: ya terakki, ya inhitât!
Yükselmeli,
dokunmalı alnın semâlara;
Doymaz
beşer dedikleri kuş, itilâlara.
Uğraş,
didin, düşün, ara, bul, koş, atıl, bağır;
Durmak
zamânı geçti, çalışmak zamânıdır!
-Günümüz
Türkçesiyle- Yarın
-Bugünün
gençlerine-
Yarınlar
senin; senin bu devrim, bu yenilik...
Her şey
senin değil mi zaten?... Sen, ey gençlik,
Ey
umudun güzel yüzü, işte karşında aynan:
Temiz ve
bulutsuz, ağaran bir gök,
Titreyen
kucağını açmış, bekliyor. Koş çabuk!
Ey
hayatın gülerek doğan sabahı, işte herkesin
Gözleri
sende; sen ki hayatın umudusun.
Alnında
yeni bir yıldız, hayır, bir güneş,
Doğ
ufuklara, önünde şu sıkıntılı geçmiş
Sönsün
sonsuza değin.
Bir daha
yaşanmasın o cehennem; senin bugün
Cennet
kadar güzel yurdun var; şu gördüğün
Zümrüt bakışlı, inci gülüşlü kızcağız
Kimdir,
bilir misin? Yurdun. Şimdi saygısız
Bir göz
bu nazlı yüze -Tanrı esirgesin-
Kötü bir
gözle baksa katlanabilir misin?
İster
misin şu ak sakalın temiz, görkemli,
Onurlu
alnına, bir kirli el şöyle dursun,
Hatta
yabancı bir el uzansın? Şu mezarı
Bırakır
mısın, taşa tutsun bir serseri?
Elbette
hayır; o mezar, o onurlu alın
Kutsal
birer örneğidir yurdun. Yurt çalışkan
İnsanların
omuzları üstünde yükselir.
Gençler,
yurdun bütün umudu şimdi sizdedir.
Her şey
sizin, yurt da sizin, şeref de sizin;
Ama
unutmayın ki zaman ağır, güvenli,
Sessiz
adımlarla arkamızdan gelir.
Önden
koşan, ama dikkatle her izi
İncelemeye yol bulan şu şaşmaz izleyici
Paylayıp
utandırırsa bizi, yazık! Demin
“Yarınlar
senin”, dedim, beni alkışladın; hayır,
Bir şey
senin değil, sana yarın emanettir;
Her şey
emanettir sana, ey genç, unutma:
Senden
de hesap sorar, yakınır gelecek.
Geçmişe
şimdi sen ibretle bakıyorsun,
Gelecek
de senden böyle kuşkulanacak.
Her
organı ihtiyaç kasırgasıyla sarsılan
1.
9.
sınıfta “Şiir İnceleme Yöntemi” konusunda edindiğiniz bilgileri kullanarak
aşağıdaki soruları cevaplandırınız.
a.
Metnin nazım
birimini belirleyerek nazım birimini oluşturan dizelerin uyak düzenini
gösteriniz.
Ferda şiirinin nazım birimi
“bent”tir.
b. Şiirin ilk iki
dizesinin uzun (açık) ve kısa (kapalı) hecelerini gösteriniz
Fer-dâ
se-nin; se-nin bu te-ced-düt, bu in-kı-lâb...
─
─ . ─
. ─ . . ─
─ . ─
. ─
Her
şey se-nin de-ğil mi ki zâ-ten?.. Sen, ey şebâb,
─ ─
. ─ .
─ . .
─ ─ ─
─ . ─
b.
Metnin ilk bölümünde hangi
kelimeler tekrarlanarak ve hangi seslerle aliterasyon yapılarak ahenk
sağlanmıştır? Söyleyiniz.
Ferda
şiirinin ilk bölümünde “sen ey” sözcükleri tekrarlanmış, “n,s” sesleri sıkça
tekrarlanarak aliterasyon yapılmış.
2.
Metnin temasını belirleyiniz.
Metnin
teması: Vatana karşı sorumluluk
3.
Metinde konuşan kişi kime
seslenmektedir?
Gençlere
seslenmektedir.
4.
Metinde konuşan kişinin
gençlerden beklentileri nelerdir?
Metinde konuşan kişi, gençlerin
vatan için çalışarak sorumluluklarını yerine getirmelerini istiyor.
5. Metinde gençlerin hangi duygularına
seslenilmiştir? Bu açıdan bakıldığında seslenen kişinin duygu dünyası hakkında
neler söylenebilir?
Vatanseverlik, çalışkanlık,
heyecan ve coşkularına seslenilmiştir.
6.
Metinde “yarın” kelimesine
yüklenen anlam nedir? Açıklayınız.
Yarın kelimesiyle vatanın
yarınlarını kuracak gençlik anlatılmaktadır.
7. “Bir daha yaşanmasın o cehennem; senin bugün,
Cennet kadar güzel
yurdun var; şu gördüğün
Zümrüt bakışlı,
inci şetaretli kızcağız
Kimdir, bilir
misin? Yurdun...”
Yukarıdaki
dizelerde geçen söz sanatlarını bulunuz. Belirlediğiniz söz sanatlarına niçin
başvurulmuştur?
Cehennem
sözüyle savaş anlatılmış açık istiare yapılmış.
Yurt
cennete benzetilmiş teşbih sanatı yapılmış.
Vatan
zümrüt bakışlı, inci gülüşlü bir kıza benzetilmiş: teşbih ve teşhis sanatları
yapılmış.
7.
Şiir dilinin düz yazı diline
yaklaştığı dizelere metinden örnekler bulunuz.
Tevfik Fikret, Türk edebiyatında
şiiri düz yazıya yaklaştıran şairlerden biridir. Şiirin düz yazıya
yaklaştırılması demek, cümlenin birkaç dizeye yayılması demektir. Cümle birkaç
dizeye yayıldığı gibi dizenin ortasında bir cümle bitip yeni bir cümle
başlayabilir.
Örnekler:
Ey
hayatın gülerek doğan sabahı, işte herkesin
Gözleri
sende; sen ki hayatın umudusun.
Bir
daha yaşanmasın o cehennem; senin bugün
Cennet
kadar güzel yurdun var; şu gördüğün
Zümrüt bakışlı, inci gülüşlü kızcağız
Kimdir,
bilir misin? Yurdun. Şimdi saygısız
Bir
göz bu nazlı yüze -Tanrı esirgesin-
Kötü
bir gözle baksa katlanabilir misin?
9. Metindeki, yazıldığı dönemin sosyal ve
kültürel ortamını yansıtan kelime ve kelime gruplarını belirleyiniz.
yarın, inkılap, yenilik, gençlik,
yurdun kutsallığı, ilerlemek, çalışmak, didinmek vb.
10. Metinden günlük konuşma dilini yansıtan
ifadelere örnekler veriniz.
Tanrı esirgesin, koş, çabuk,
kızcağız, kötü gözle bakmak, taşa tutmak
11. Şiirde geçen tasvirleri bulunuz. Bu
tasvirlerin metindeki işlevini belirtiniz.
Temiz
ve bulutsuz, ağaran bir gök,
Titreyen
kucağını açmış, bekliyor. Koş çabuk!
Cennet
kadar güzel yurdun var; şu gördüğün
Zümrüt bakışlı, inci gülüşlü kızcağız
Kimdir,
bilir misin? Yurdun. Şimdi saygısız
Vatanın
durumunu belirtmek için betimlemeler yapılmıştır.
12. Şair doğal çevrenin hangi unsurlarından
yararlanmıştır? Bu unsurların şiire nasıl bir katkısı olmuştur?
Temiz, bulutsuz ağaran bir gök
derken “vatanın saflığını ve masumiyetini” anlatmak istemiştir.
Ufuklar- gelecek
zümrüt, inci – kıymet değer
mezar – geçmişin mirası
gülerek doğan sabah –geleceğin
umudu genç nesil
çağın şimşekleri – çağdaş milletlerin
tehditleri
gece, gölge –karanlık ve düşman
güçler
13. Şiirin resmi çizilebilir mi? Niçin?
Şiirin resmi çizilebilir. Çünkü
şair duygu ve düşüncelerini doğadaki nesnelerle ilişkilendirmiş.
14. Metnin teması sadece bizim toplumumuzu mu
ilgilendirmekte yoksa başka toplumlar için de bir anlam ifade etmekte midir?
Niçin?
Bizim toplumumuzu ilgilendirdiği
gibi diğer toplumları da ilgilendirmektedir.
15. Metnin teması ile Tevfik Fikret'in yaşadığı
dönem arasında nasıl bir ilişki söz konusudur?
Şair, dönemin yanlışlarını
açıktan değil de dolaylı olarak eleştirmiş, geleceğin farklı olacağını dile
getirmiştir. Düşüncelerini dolaylı ifade etmesinde dönemin baskıcı yönetimi
etkili olmuştur.
16. Metinde gençlerle ilgili dile getirilen
beklentiler bugün de geçerliliğini korumakta mıdır? Niçin?
Gençlerle
ilgili beklentiler bugün de geçerliliğini korumaktadır. Geleceği kuracak olan
bugünün gençleridir.
17. “Ferdâ, vatan, inkılap, teceddüt, itila,
terakkî, barika, şebâp” gibi Arapça ve Farsça kelimelerin metinde yoğun olarak
kullanılmasının sebeplerini açıklayınız.
Servet-i Fünün sanatçıları
şiirlerinde ağır bir dil kullanmışlarıdır. “İlerleme, devrim, yenilik”
anlamlarındaki kelimeler Tevfik Fikret’in düşüncesini de ortaya koymaktadır.
Batıcılık düşüncesine sahip olan şair, bilimin, fennin, tekniğin, yeniliğin
ülkemize gelmesini istemektedir.
18. Tevfik Fikret'in gençlerle ilgili
beklentilerine katılıyor musunuz? Niçin?
19. “Ferdâ” şiirinde dile getirilen duygu ve
düşüncelerle Tevfik Fikret arasında bir bağ kurulabilir mi? Niçin?
Tevfik Fikret’in vatanseverliği,
gençlere önem verdiği görülüyor. Ülkemize Batı medeniyetinin gençler tarafından
getirileceğine inanan şair, gençlere büyük sorumluluklar düştüğünü dile
getiriyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder